CHP İstanbul Milletvekili Barış Yarkadaş, edebiyatımızın usta ismi Vedat Türkali’yi Halk Tv’de anlattı.
CHP’li Yarkadaş, “97 yaşında hayata gözlerini yumdu, arkasında pırıl pırıl bir mücadele tarihi bıraktı. Her zaman ezilenlerin, mağdurların, mazlumların ve işçi sınıfının yanında oldu. Kendisine rahmet, sevenlerine de başsağlığı diliyorum’’ diye konuştu.
Yarkadaş sözlerini şöyle sürdürdü:
“HANGİ KİMLİĞİYLE ANLATMAK LAZIM?”
Vedat Türkali’yi hangi kimliğiyle anlatmak lazım? Şair kimliğiyle mi, roman yazarı kimliğiyle mi, sinemacı kimliğiyle mi, senarist kimliğiyle mi? Acaba hangisiyle anlatmak gerekir?
Vedat Türkali denildiğinde, herkesin aklına, ‘’Bir Gün Tek Başına’’ adlı kitap gelir. Ancak asıl hatırlanması gereken eserlerinden biri ise Vedat Türkali’nin devrimci bakışını, siyasete bakışını, hayata bakışını anlatan filmi, ‘’Karanlıkta Uyananlar’’dır.
Özellikle işçi sınıfının verdiği ve vermesi gereken mücadeleyi anlattığı bir filmdir bu…
“Bir Gün Tek Başına’’, ‘’Komünist’’ ve buna benzer onlarca kitap ise sosyalizm tarihimize ve sosyalistlere bırakılan önemli bir mirastır.
VEDAT TÜRKALİ’NİN ‘İSTANBUL’ ŞİİRİ
Vedat Türkali’nin en önemli şiirlerinden ‘İstanbul’u, Onur Akın besteledi ve çok da güzel söyledi. Edip Akbayram da çok güzel söyledi. ‘’Boşuna çekilmedi bunca acılar…’’ dizesi, herkesin aklına gelen, herkesin bildiği, herkesin defalarca söylediği bir şiirdir. Vedat Türkali, o ölümsüz şiirin sahibidir.
“HEP BARIŞI SAVUNMUŞTU, HEP BİRLİKTE YAŞAMAYI SAVUNMUŞTU’’
Türkali, 97 yaşında hayata gözlerini yumdu, arkasında pırıl pırıl bir mücadele tarihi bıraktı. Her zaman ezilenlerin, mağdurların, mazlumların ve işçi sınıfının yanında oldu. Kendisine rahmet diliyorum, sevenlerine de başsağlığı diliyorum. Türkiye, önemli bir aydınını kaybetti.
Türkali, hep barışı ve birlikte yaşamayı savunmuştu. Umarım o düşü ve beklentisi gerçekleşir Vedat Türkali’nin…”?